Genelde sosyal medya hakkındaki yerleşik görüş hep onu yadsımak, eleştirmek ve kötü göstermek yönünde. Bende bunlardan biri olarak sık sık sosyal medyayı kullandığım kadar da eleştiren biriyim. Bu yazı ile gavuru öldür hakkını yeme misali onun olumlu ve sahip çıkılacak yanlarına değinmek istiyorum. Bu benim özellikle son yıllarda kafa yorduğum ciddi bir konu. Belki pandeminin yan etkisi de olabilir, henüz nedenlerini tam olarak çözebilmiş değilim.
Eskiden insanlarımız topluma küstüklerinde geri çekilirler, kendi kabuklarından dışarıya çıkmazlar, ortalıkta görünmeyi sevmezlerdi. Değil bir etkinlikte veya sosyal aktivitede görmek, düğünlerde, semt eğlencelerinde, hatta alışverişte bile görmek zordu. Bu neden böyleydi, insanlar neden topluma küserler bakmak lazım.
En başta aile içi şiddete maruz kalıyorsa, eş tarafından bastırılmışlık ve yasaklar söz konusuysa bazen istenmeden de olsa içe kapanma kaçınılmaz. Bunun yanı sıra çevrenizdekilerden haksızlık görmüş iseniz, söyledikleriniz anlaşılmıyor veya sürekli bilerek yanlış anlaşılıyorsa, insan ilişkilerindeki tanık olunan samimiyetsizlikler çok belirginse, hep bir dedikodu ortamındaysanız, insanlar üretmekten çok tüketimle meşgulse, kültürel olarak arada büyük farklılıklar söz konusu ise, habire insanlardan darbe yeniliyorsa kaçmak, geriye çekilmek bir nevi savunma mekanizmasıdır. İnsan kendi sağlığını düşünmek zorundadır.
Ama artık zaman eski zaman değil. Fake hesaplar la olmak istedikleri role girerek serbest ve özgür bir şekilde topluluğa dahil olunabiliyor, toplum içerisinde görünür olunabiliyor. Sosyal medya yani sanal da olsa bir alan var. Kendini daha iyi, daha anlaşılır, daha doğru ifade etmek var. Yalanı yanlışı anında teyit etmek, yalanlamak, doğrusunu anlatmak, göstermek var. Böylelikle yavaş da olsa o eskiden kıyıya köşeye çekilenler de kendilerine uygun alanlar açıyorlar, yaralarını sarıyorlar, daha bir toparlanmış, özgüvenleri yerine gelmiş, ne istediklerini bilen tavırlarıyla sosyal medyada boy gösteriyorlar. Bunu yadsımak veya eleştirmek için söylemiyorum, aksine olumlamak olarak görüyorum.
Sosyal medyanın geliştiren özelliklerinden yaralanan, haklarını öğrenip savunan, olup bitenler hakkında bilgilenen, eğlendirici yanlarından yararlandıkları kadar öğretici yanlarından da beslenenler, en önemlisi de kendisini ifade edebilen, hatta istedikleri, oldukları gibi gösterebilecekleri özgür bir alan bulmak birçoklarına iyi geliyor. Buna üzülmek değil de sevinmek gerekir diye düşünüyorum.
Ben toplumların da, insanların da değiştiklerine inanan biriyim. Uygun koşullar sunulsun her insan değişir. Bunun insanın sosyal varlık olmasıyla ilgisi var. İlk çağlardan bu yana topluluk halinde yaşamış insan evladı. Nice uygarlıkların kurulmasında hem rol oynamış, hem de tanıklık etmiş. Yani demek istediğim insanın tek başına yaşaması, yok olmaya doğru koşar adım gitmek demek. Sosyal medya bu anlayışı ve işleyişi bozabiliyor. Ne güzel ve sevindirici demek lazım.
Daha önce yakından tanıdığın, topluma küsmüş, ortalıkta hemen hiç görünmeyen insanların yeniden sosyal medya aracılığıyla görünür olmaları, ne istediğini bilen, özgüveni yerinde hatta sağlıklı ve sosyal bir hayat sürdürdüklerine şahit olmak tabii ki güzel bir şey. Sadece bu konu bile sosyal medyanın hayatımızı nasıl değiştirdiğine bence güzel ve olumlu bir örnek.
Sosyal medyayı nasıl kullandığımız zamanla öğrenilen bir gelişme. Bazıları yerden yere vuruyor, bazıları bin pişman birilerine kızıp, küsüp hesaplarının hepsini kapatıp görünmez oluyor, kimisi de sabır ve sebatla bu işleri öğreniyor ve kendi yararına olacak şekilde güzel bir tarzda kullanıyor. Seçim o hesabın sahibinde, yani bizzat sizde, kendinize.
Esma Arslan
17.07.2023
YAZAR ESMA ARSLAN 